Wednesday, October 9, 2013

Autumn/Winter Mood Movies ☁ ☂ ☃






















In the mood for cold weather, we are much more into watching movies. So I want to share some of my
favorite "cold" weather (autumn & winter) movies with you all.

**
Havalar soğumaya başladıkça sizin de canınız film izlemek istiyorsa, sonbahar ve kış filmleri 
listeme göz atın derim ;)

Noi Albinoi: One of my favorite winter films. It was directed by Dagur Kari, in the harsh weather of
Iceland. I'm sure that you'll find this movie very freaky as much as the main character Noi!

**
Dagur Kari'nin en sevdiğim filmi olan Noi Albinoi biraz "garip" bir film. Baş roldeki Noi türlü yollarla
kaytarmaya, mutlu olmaya ve hiçbir şeyi umursamamaya çalışan bir karakter. İzlanda'nın karlı ve puslu
havasına en yakışan filmlerden bir tanesi...





















Los amantes del Círculo Polar: The best movie of Julio Madem! Once, two long term friends get lovers
they find themselves in a very difficult situation. Till they find love, they have to follow all the signs and fate
all around the ways.

**
Los amantes del Circulo Polar  en sevdiğim Madem filmlerindendir. Bilen bilir; yönetmeni Julio Madem çılgın
senaryolar, cesur sahneler çekmeyi sever. Bu filmde de, çocukluktan beri hiç yolları ayrılmayan iki arkadaşın
hikayesini ve birbirlerini kaybettiklerinde yaşadıkları dolambaçlı hayatı göreceksiniz. Bir de kar yağsın 
isteyeceksiniz :)




















Climates: This movie is including four seasons as you guess from the title. But I like the winter part scenes
of this movie mostly. It tells about a relationship which has big communication problems. Here you can see
more about this movie: link.

**
Nuri Bilge Ceylan'ın "Uzak" filminden sonra en sevdiğim filmi İklimler. Ve en çok da kış sahnelerini 
severim. İki insanın birbiriyle olan iletişim problemlerinin sevgilerini nasıl hırpaladığına ve her şeyi 
rutinleştirdiğine dair en güzel örneklerden biri. Durağan, soğuk ve gerçekçi. 


























101 Reykjavik: The most sarcastic and funny movie from Iceland. I like the way how Hlynur reflects his
empty life in Rekjavik, while trying to do make love with his mother's friend secretly. Besides the scenes,
I mostly like the dialogues, and the scenario about this movie.

**
En sevdiğim İzlandik filmlerinden biri de 101 Reykjavik . İzlerken ağlasam mı, gülsem mi bilemiyorum.
Hlynur'un yarattığı dünyası, çevresindeki karakterler o kadar "başka dünyadan"ki... Günün çok küçük bir 
diliminde gün ışığı gören bir şehirde, içmek ve seks videoları izlemek dışında işi olmayan birinin 
hayatını en güzel şekilde anlatmış Hallgrimur Helgason.
























Les Chansons d'Amour: This is a musical movie of Christophe Honoré who is my favorite French
director lately. Besides, amazing music of Alex Beaupain, the scenario and the characters are interesting as
well. Don't need to mention about the winter scenes of raining and dark clouds in this movie. So romantic!

**
Christophe Honoré şüphesiz tarzını en sevdiğim Fransız yönetmen. Cinselliğe yaptığı vurgular, siyah 
beyaz yerine gri olan karakterleri ve fotografik sahneleri her zaman favorim. Love Songs da 
da, buruk bir aşk hikayesine tanıklık ediyorsunuz. Tabi Alex Beaupain şarkılarıyla ve birbirinden güzel 
melodilerle... Müzikal olduğuna bakmayın, konusu ve ilerleyiş tarzı itibariyle tam bir Paris filmi!
























Chocolat: This movie makes you feel warm! All these scenes, scripts and the delicious chocolate bars...
All of them make you feel good, even you're at the middle of a cold weather.

**
Juliette Binoche'u severim dememe sanırım gerek yok. Fransız filmleri seviyorsanız, bu kadını da takdir
etmemeniz çok zor. Chocolat da, kış günleri içimi ısıtan filmlerin başında geliyor. Senaryosu ve
lezzetli çikolata sahneleri ile sizin de içinizi ısıtabilir. Bir de unutmadan söyleyeyim; hiç ummadığınız bir 
anda, sahnelerin birinde karşınıza Johny Depp çıkacak ;)
























Siberie Monamor: One of the most pessimistic movie, directed in Siberia. But it's so worth to watch it.
Especially the little boy in this movie, makes you smile and cry at the same time. I shouldn't give any
spoiler more.

**
Siberia Monamour filmi tahmin edeceğiniz gibi Sibirya'da geçiyor. Öksüz bir çocuğun dedesiyle olan
yaşamı ve bir de zorlu kışların geçtiği Sibirya üzerine... Biraz karamsar olsa da, sonlara doğru 
toparlayacak ve rahat bir nefes alacaksınız. Yani korkmadan izleyebilirsiniz :)























The Secret Life of Words: Isabel Coixet is so successful at directing "women" movies. This is so strong
and emotional one among her movies. Telling about a girl who gives up everything about life then starting to
work in a petrol tank in the middle of sea. Then her life starts to change with meeting to a sick guy.

**
Isabel Coixet "kadın filmleri" denilince aklıma ilk gelen isimlerden. Bu filminde, hem oldukça iyi 
oyuncuların (Sarah Polley, Tim Robbins)  performanslarıyla, hem de en iç noktamdan
yakalayacak senaryosuyla yine beni etkilemeyi başardı. Denizin ortasına kurulu bir petrol tankında 
geçen yaşamları, hayata  küsmüş bir kadının, hasta bir adama bakarak tekrar hayat tutunmaya 
başlamasını anlatıyor. 
























La Belle Personne: Another movie of Christophe Honoré is about loneliness and trust. Louis Garrel is so
attractive as in the other movies, and Lea Seydoux's performance is so damn good. Reflecting teenagers'
lives in the means of love, fight, fear and death.

**
Louis Garrel ve Lea Seydoux'u bir araya getiren Honoré'a ne kadar teşekkür etsek az. Yine aşk, yine
cinsellik ve yine ölüm desem yeterli olur herhalde ama olmadıysa da; bu güzel filmi bir an önce izleyin derim!


























You've got the mail: One of the best classics! I don't prefer romantic & comedy movies so much, but this
is different you know :) Let's imagine snowing in New York, everywhere is white, there is a warm bookstore
and a love story between the owner of this bookstore and another man found via a chatting site! So
romantic winter movie of all times!

**
Mesajınız Var çocukken izlediğim ve birçok kış da izlemekten vazgeçemediğim tek romantik komedi
filmi. Karlarla kaplı New York, Starbucks'ın 90'lardaki hali, Meg Ryan'ın estetiksiz tatlı yüzü ve online bir
tanışma sonucu elde edilen bir aşk hikayesi... bu filmi sevmem için başlıca sebepler. Siz de izleyin ve biraz
nostalji yaşayın!


--I wish all the best moments for this upcoming winter! See you.
--So what is your favorite winter movie?


2 comments:

  1. Ok I have to watch you've got mail now , thank you for getting me in the cosy mood :-)

    Holly | petitpromise.blogspot.co.uk

    ReplyDelete
  2. These all look so good! Thanks for sharing!

    Xo, Hannah

    sweetsweetnoir.net

    ReplyDelete

Thanks for sharing your thoughts with me!

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...