Bosnia Trip II

Kravice Falls

Blagaj

Gathering & eating

By the train

By the airplane

Time to return back home; Istanbul

When we got to Mostar, we walked through to the old town to see "Mostar Bridge". This bridge is so
nostalgic and beautiful, but around this bridge there are many tourists. We escaped being tourists as always
and we took a walk around back streets of Mostar. It was good to see how local people live, and how
these buildings are old and beautiful in a strange way... I saw many war bullet marks on the walls of houses
as much as in Sarajevo.

Second day, we attended a tour to Kravice Falls for swimming and meeting new people from U.K,
Sweden, Denmark, Switzerland, Canada, United States and Australia as I remember. I had the most
wonderful moments when I swam in the freezing river, talked with people and ate the most delicious
Bosnian meat meals! Also we had a chance to see Blagaj with this tour.

When it came to return back home we took a train from Mostar to Sarajevo again then catched our
flight to Istanbul back. On train, I was so sleepy and hardly catched the views, but then I suddenly saw
an amazing river view popping out of the forest. It was so breathtaking that is worth to ruin my sleep :)

For the first part of Bonia Trip pics: HERE

**
Mostar'a vardığımızda hemen merak ettiğimiz meşhur Mostar köprüsünü görmeye gittik. Köprü ve 
çevresinde büyük bir turist kalabalığı vardı. Köprüdeki görevimizi tamamladıktan sonra kalabalıktan kaçıp,
kendimizin Mostar'ın arka sokaklarına bıraktık. İnsanların nasıl yaşadığına ve nasıl mimarilerle 
çevrili olduklarına şahit olmak güzeldi. Ve yine Saraybosna'daki gibi mermi izleri çıkıp durdu karşıma... 
Bazen bir duvarda, bazen de bir evin yan cephesinde.

İkinci gün, hostelimizin (Miran Hostel) turuna katıldık, Kravice Falls başta olmak üzere Blagaj ve savaş
izlerini görebileceğimiz birçok yeri bir günde gezmek cazip geldi. Çünkü buralara ulaşım çok az... Kravice'nin
buz gibi suyunda yüzdüm, yeni insanlarla tanıştım ve inanılmaz lezzetli yemekler yedim.

Saraybosna'ya dönmek için trene bindiğimizde artık iyice yorulmuştum. Arada sırada gözümü açtığımda
karşıma çıkan muhteşem manzaralarla karşılaştım; üstteki sondan 3. fotoğraftaki gibi... En son gün, 
Saraybosna'da biraz zaman geçirip, uçak saatimizin gelmesini bekledik. İstanbul'a dönme vakti yaklaştıkça
bu ülkeyi terk etmenin biraz buruk bir hissi vardı içimde, içinden savaş geçmiş ama her yeri yemyeşil, huzurlu
kentlerin ülkesi Bosna...

July 2013 / Mostar.

bloglovin / instagram / facebook / portfolio

Bosnia Trip I

We took a trip to Mostar this July. It was more beautiful than I imagined before when I look at the images.
We firstly waited for our train in Sarajevo Train Station, this statiton was so.....I can't find these words...
I always like trains, and stations. They remind me something deep, I don't know why...
There were some bullet marks on the walls of this train station. I knew that this was just the beginning,
cause I know more or less about Bosnian wars, and I expected to see them, but they were more huge than
I expected.

We got in our old train, with a nostalgic feeling inside. It was passing through the rivers, old towns and
green fields. It was getting dark, I was gettting sleepy but I hardly give up looking at the beauty of Bosnia
through my window, it was amazing.

We arrived to Mostar at night, and took a walk to the city center. It was a good feeling to be a stranger on
streets that I haven't been before with the other "strangers" who speak in a foreign language. I looked at
the bars with neon lighting, some young people were standing in front of these bars. When I saw the bullet
marks on the buildings, I started to feel that this trip might be more emotional than I guess...

Hello Bosnia!

**
Saraybosna'daki tren istasyonunda biraz (3-4 saat kadar) vakit geçirdikten sonra eski vagonlu trenimize
binip Mostar'a doğru yola çıktık. Yemyeşil vadilerden, küçücük evlerin sıralandığı köylerden, altından
suların aktığı eski köprülerden geçtik. Tren istasyonlarına ayrı bir ilgim vardır, ne zaman bir istasyona 
gelsem, içimi garip duygular kaplar. Bu defa içimde bu garip duygulardan da öte duyguların gelip
gittiğini sezdim. Saraybosna tren istasyonuna bir gün giderseniz ne demek istediğimi belki anlarsınız.
Mermi izlerinin delik deşik ettiği kolonlarıyla istasyonu, sigara içilen vagonları ve eski tip gişeleriyle 
aklımdan uzun bir zaman çıkmayacak.... 

Mostar'a gece vardık. Trendeki gördüğüm manzara bile bu ülkeye değişik bir sempati beslememe yetti. 
Gece çıkıp sokaklarda gezdik, anlamadığım bir dilin yüksek sesiyle yankılanan barlarının
önünde etine dolgun kadınlarla, erkekler vardı. Şöyle bir baktım. Sonra mermi izlerinin büyüklüğüne
ilk kez bu kadar yakından tanıklık ettim.

Merhaba Bosna!

July 2013 / Mostar.

bloglovin / instagram / facebook / portfolio